Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçları açıklandı, şimdi tercih zamanı! Bu yıl üniversitelerde 1 milyon 111 bin kontenjan bulunuyor ve adaylar 8 Ağustos’a kadar gelecekleri için seçim yapma maratonuna giriyor.
Kişisel ve profesyonel yaşamın üzerinde kalıcı bir etkiye sahip olan üniversite seçiminde birçok kriter öne çıkıyor. Üniversite ve bölüm seçmek gibi iki ayrı dinamiği değerlendiren adaylar; üniversite seçerken büyüklük, yer, maliyet, akademik kalite, kampüs güvenliği, yan dal olanakları, sosyal olanaklar gibi unsurlara odaklanırken, bölüm seçerken ilgi, yetenek, değerler ve istihdam oranı gibi kriterleri dikkate alıyor. Ülkemizde meslek seçimindeki en büyük önceliğin “istihdam oranı” olduğu da düşünülürse karşımıza “geleceğin meslekleri” adıyla birçok öneri çıkıyor ve bu meslekler teknoloji sektörü üzerinde yoğunlaşıyor.
Son yüz yıl içerisinde yaşanan teknolojik gelişmeler birçok yeni meslek çıkardı ve gelecekte de katlanarak artacak bu teknoloji devrimi, farklı birçok istihdam alanı sağlayacak. Bu yıl üniversite eğitimine başlayacak bir gencin ortalama 4-5 yıl içerisinde iş gücüne katılım sağlayacağı düşünüldüğünde adaylar, teknoloji sektörüyle ilgili mesleklere yoğun ilgi gösteriyor. Teknoloji sektörüne yoğunlaşan adaylar için yarının resmini biraz daha netleştirmek gerekiyor ve bu sektörlerdeki istihdam kriterlerini de konuşmak doğru tercih yapılması için büyük önem taşıyor. Konuyla ilgili uluslararası alandaki 22 şirketiyle, teknoloji odaklı birçok sektörde çözümler üreten Açık Holding’in İnsan Kaynakları Direktörü Arzu Şafak “Teknoloji, kendi içindeki gelişim ve devinimini sürdürüp, hayatımızın akışını değiştirirken bir yandan da yeni iş kolları ve mesleklerin ortaya çıkmasını sağlayarak, iş hayatımızın da belirleyicisi olarak konumlandı. Bugün yaşanan teknoloji devriminin ivmesini sürdüreceği ve her geçen gün katlanarak artacağı ön görüsünden hareketle, gelecekteki mesleklerin teknoloji sektörü etrafında şekillenmesi kaçınılmaz görünüyor. Açık Holding olarak çeyrek asra yakın süredir 6 farklı sektörde yenilikçi çözümler üretiyor ve her işimizde teknoloji odaklı olduğumuzun altını çiziyoruz. İnşaattan telekomünikasyon ve bilişim teknolojilerine, savunma ve havacılık sanayiinden sağlık sektörüne kadar birbirinden farklı alanlarda ürettiğimiz her işte teknoloji odaklıyız ve istihdam kaynağımızın da çok ciddi bir oranı, teknolojiyle ilişkili branşlar üzerine yoğunlaşıyor. Teknoloji sektörü dendiğinde ilk akla gelen mühendislik bilimleri olsa da sektör zaman içerisinde kendini yeniledi ve farklı ihtiyaçlar, farklı branşlar doğurdu. Artık teknoloji sadece belli mühendislik branşları üzerinden ilerlemiyor ve yeni bölümler, büyümenin “belirleyici gücü” olarak nitelendiriliyor. Günümüzde yapay zekâ mühendisliği, bilişim sistemleri mühendisliği, otomasyon mühendisliği, robotik mühendisliği gibi yeni mühendislik dalları öne çıkıyor ayrıca yönetim bilişim sistemleri, bilişim sistemleri ve teknolojileri ve bilgi güvenliği teknolojisi gibi bölümler de doğrudan teknoloji sektörüne hizmet veriyor. Gelecekte teknoloji sektöründe çalışmak isteyen öğrenciler için pek çok seçenek öne çıkıyor ve bu da gençlere büyük bir avantaj sunuyor. Çünkü artık teknoloji sektörü birçok değişik ilgi alanına ve puan sıralamasına hitap eden bölüm içeriyor ve bu da yerleşme oranına artı olarak yansıyor.” dedi.
Yetenekleri Yetkinliğe Dönüştürmeye İstekli, Sürekli Gelişim Hedefleyen Kişiler Teknoloji Sektöründeki Meslekleri Tercih Etmeli
Adayların üniversitede seçeceği bölüm ve üniversitenin ileride yapacakları iş başvurularında fark yaratacağının da altını çizen Şafak “Teknoloji sektöründe 2500’ü aşkın kişi istihdam eden bir holdingin İnsan Kaynakları yöneticisi olarak tercih yapacak adaylara önerim; üniversite tercihlerinde gerçekçi olunması. Öğrenciler teknoloji sektörünün getirdiği popülizme kapılmadan kendi ilgi alanlarını ve yeteneklerini değerlendirmeli. Genel olarak teknoloji sektöründe çalışacak adaylarda; araştırma becerisi, bilişsel esneklik, kritik düşünme, insan yönetimi, raporlama yeteneği, sayısal muhakeme, duygusal zekâ, süreç geliştirme ve planlama gibi yetkinlikler arıyoruz. Bu yetenekleri yetkinliğe dönüştürmeye istekli, sürekli değişim ve gelişime açık kişilerin teknoloji sektöründe katma değer yarattığını gözlemliyor, insan kaynağımızı bu vizyondaki kişilerden oluşturmaya özen gösteriyoruz.” dedi.
Artık Mühendislerden Yönetişim Yetkinliği de Bekleniyor
Yeni çağda eskiden beri süregelen mühendislik dallarında da beklentilerin değiştiğini ifade eden Arzu Şafak “Bugünün teknoloji çağında yapbozun önemli bir parçasını oluşturan bilgisayar mühendisliği, elektrik-elektronik mühendisliği gibi bölümler var olan popülaritesini artırmakla kalmıyor, sahip olunması gereken bilgi, beceri ve yetkinlikler de her geçen gün farklılaşıyor. Bu nedenle, iş gücü piyasasında rekabetin çok yoğun olduğu teknoloji sektöründe fark yaratmak isteyen öğrencilerimizin, iyi bir akademik eğitim almak kadar öğrenme ve gelişim odaklı olup çok boyutlu yönetişim yani yönlendirme, yönetme ve kontrol edebilme becerisine de sahip olması gerekiyor. Özetle teknoloji sektörü, temel bilgiler üzerine sürekli bir inşa sürecini içeren zamansız bir yolculuk. Yeniliklere ve sürekli öğrenmeye açık kişiler teknoloji odaklı bölümleri seçerse iş bulmakta zorluk yaşamayacak ve birçok rakibinin de önüne geçecektir. Üniversite yolundaki tüm adaylara başarılar dilerim.” dedi.